Yaklaşık iki yıldır etkisi devam eden koronavirüs salgını tüm yaşamamızı etkilemenin yanı sıra bazı kişilerde saç dökülmesine de sebep oldu. Esteworld Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Servet Terziler, COVİD geçirdikten sonra saç dökülme olayı yaşayan hastaları bir dizi testlerden geçirdiklerini ve sonrasında 5 ila 10 seans süren tedaviye başladıklarını aktardı.
Koronavirüs salgını saçlarımızı da vurdu. Esteworld Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Servet Terziler, hastada daha önce ciddi bir saç dökülme durumu söz konusu değilse sadece COVİD kaynaklı dökülme yaşanıyorsa PRP veya mezoterapi uygulamalarıyla güzel sonuçlar aldıklarını aktardı.
ÖNCE TEST SONRA TEDAVİ
COVİD sonrası saçta yaşanan dökülmelere dair tedavi aşamalarından da bahseden Dr. Terziler, “Öncelikle hastanın anamnezini alıyoruz. Anamnezli hastanın COVİD sonrasında saç dökülme olayı yaşayıp bunun şiddetinin artışını analiz ediyoruz. Öncesinde de saç dökülmesi var mı yok mu onu değerlendiriyoruz. İkinci aşamada ise saçın muayenesini yapıyoruz. Saç analiz cihazlarıyla saçların diplerinde bir zarar görme var mı, saçların kalitesinde bir azalma var mı, saç canlı ve parlak mı gibi konulara bakıyoruz. Daha sonra saç dökülmesi ile alakalı vitamin ve hormon testlerini yapıyoruz. Özellikle evden çıkamadıklarından dolayı D vitamini düşüklüğü, beyin yorgunluğundan kaynaklı B12 düşüklüğü, çinko eksikliği, feritin, demir eksikliği gibi bulgular yakalayabiliyoruz. Bu nedenle hasta erkek ya da kadın olsun saç dökülmesi ile alakalı testlerini değerlendiriyoruz. Daha sonra hastanın anamnezini ve laboratuvar testlerini de değerlendirdikten sonra hastaya tedavi protokolleri uyguluyoruz. Daha önce hastada ciddi bir saç dökülme durumu söz konusu değilse sadece COVİD kaynaklı dökülme yaşanıyorsa PRP ve mezoterapi uygulamalarıyla güzel sonuçlar alıyoruz. İhtiyacına göre seans aralıkları 5 ile 10 arasında değişiyor. Bunların yanında evde kullanacakları özel tedaviler de sunuyoruz. Sonuçlar ise yüz güldürücü. 1 ila 2 ay arasında saçların eski canlılığına kavuştuğunu söyleyebilirim.” dedi.
Uygulanan tedavinin ücretlerinin seanslara göre değiştiğini aktaran Dr. Terziler şunları aktardı: “Bütçe olarak yaklaşık olarak 10 seanslık tedavi aralıkları 5 bin TL’ye denk geliyor. Hastalarda dökülme oranını ise tespit edebilmemiz için daha önce hastayı muayene etmemiz gerekiyor. Ancak genellikle hastanın anamnezinde günde ortalama kaç tel dökülüyor, kaç gündür, aydır dökülüyor gibi rakamlarla matematiksel bir hesaplama yapabiliyoruz. Ayrıca analiz/araştırma süreçleri özellikle laboratuvar testleriyle oluyor. Hormonal testlerde problem varsa bu tedavi kapsamında onu da dikkate alarak ilerliyoruz.
Tedavilerimiz ise sosyal hayatını devam etmesine engel olacak türden bir tedavi kesinlikle değil. Hasta tedavisini olmak için hastaneye geldikten sonra ortalama 15 ila 20 dakika süren tedavisi uygulandıktan sonra hayatına kaldığı yerden devam ediyor.”
BÜNYESİNE 2 YENİ TEDAVİ YÖNTEMİ KATTI
Esteworld olarak yeni dönemde sektöre farklı tedavi yöntemleri de kazandırdıklarını söyleyen Dr. Terziler, “İlk tedavi yöntemimizin adı IV Nutritions; yani damardan beslenme destekli saç tedavisi. Saç köklerinin güçlenmesinde ve saçların sağlıklı bir şekilde uzamasında vitamin ve minerallerin önemli bir rolü var. İşte IV Nutritions destekli saç tedavisi vitamin ve minerallerin gücünden tümüyle yararlanabilmek adına geliştirilmiş bir yöntem. Saç sağlığı için hayati öneme sahip biotin, niasin (B3 vitamini), folik asit, çinko, C ve B gibi vitaminleri içeren IV Nutritions serum, damar yoluyla vücuda direkt olarak veriliyor. Böylelikle yeni ekilen saçlar vitamin serumuyla destekleniyor; yerine güçlü bir biçimde tutunması; gür, güçlü ve hızlı bir şekilde uzaması sağlanıyor.
Diğer yöntemimiz ise; Myers kokteyli (Enerji serumu). Myers kokteylinde bulunan vitamin ve mineraller;sinirlerin ve kasların sağlıklı işlemesi, gıdaların enerjiye dönüştürülmesi, metabolizmanın ve hücre yapısının korunmasında oldukça önemli bir rol oynar. Damardan verildiği, direkt kana karıştığı ve en ince kılcal damarlara dek ulaştığı için güçlü bir bağışıklık sistemi ve daha zinde bir vücut için oral yolla alınan vitamin takviyesine kıyasla etkisi oldukça yüksek. Düzenli olarak Myers kokteyli terapisi alan kişilerin kaygı bozukluklarının kontrol altına alındığını, yüksek tansiyonunun düzenlendiğini, şekerinin dengelendiğini ve migren ataklarının azaldığını ortaya koyuyor. Enerjiyi ve bağışıklığı artırmak amacıyla her bir bileşeni özenle formüle edilen Myers kokteylinin vücudumuza saymakla bitmeyecek kadar çok faydası bulunuyor.” diye konuştu.